16 Aralık 2009 Çarşamba

YANILSAMALAR



Bir gece vakti havalimanının ıssız koridorlarında, kendi ayak sesimin yankıları arasından geçip gittim.
Mutluluğun değeri nedir?
Tek tük yanımdan geçti birkaç kişi, sonra yine sessizlik ve ayak seslerim… Ben ve yankım dev koridorlardan geçerek ilerledik. İki güvenlik kontrolünden geçerek bekleme salonunun huzursuzluk kokan köşelerine attım kendimi.
Birden geçmişten kalan nefretle bugünden taze hisler gözlerimin önünde kavgaya tutuştular.Bu kavgaya başkaları da şahit oluyor mu yanımdaki adama baktım. Yok, tepkisiz… Demek ki havalimanında tekme tokat birbirine giren, en olmadık küfürlerin savuran bu iki kavgacıyı yalnız ben görüyorum. Sırıttım, iyi olan kazansındı. Ama benim işim var, yarım saat geç geldiğim havalimanında “gerçeği” bulmalıyım.

“Belki de gitmiştir…” dedi Danışma’daki saçları boyalı kadın. “Beklemiş, sen gelmeyince gidivermiştir.”

Kadının yüzüne hayretle baktım. Nerden biliyor be bu kadın? Ben ona uçak kaçta geldi diye sordum sadece!

“Efendim..? “ diyorum yüzümdeki şaşkın ünlemle.

“Saat  21.00 ‘da indi.”   diye tekrar ediyor kadın. Tekrar etmiş olmanın bıkkınlığı boyalı saçlarına yansıdı. Hayretimi de alıp Danışma’dan uzaklaşırken kadının önündeki mikrofona eğilerek bir şeyler söylediğini görür gibi oldum. Sonra havalimanında az evvelki kadının sesi yankılandı.

“Havalimanımızda  kafası karışmış bir bayan bulunmuştur. Lütfen dönüp ona bir bakınız. Ne ilginç değil mi?”

Sus be kadın, dip boyan gelmiş zaten hasta etme adamı!

Mutluluğun değeri nedir?

Geç kaldığımı düşünürken daha önce kurduğum bir cümleyi hatırladım.

Ne çok geçti ne çok erken. Tam zamanında buldum  seni…”

Sigara yakabilseydim, bir iki nefes izmariti bu cümlenin üzerine bastırırdım. Ama 2010’a  2.5 saat kala havalimanında sigara içmek yasaktır. Lütfen daha sonra tekrar deneyiniz.

Mutluluğun değeri nedir?

Biraz bakınsam etrafa, bir çay içsem (alkolü bırakalı aylar oluyor) , şöyle yeni demlenmiş taze… Bu saatte bulunur mu burada? Bulamasam üzülmem, bulamadım üzülmedim. Ama iyi olurdu be…
Ve birden karşıda “gerçeği” görüverdim. Bu tarafa doğru geliyor…Bir bardak çay… O mu acaba?... Demleme olsa…Off… Tek şeker içerim ben… Evet bu o… Çayın yanında sigara da olmalı…Gülümse… Ama sigara ses tellerime zarar veriyor… “Hoş geldin Gerçek”… Açık çay olmalı….Sigarayı unut…

Mutluluğun değeri nedir?

Henüz bitmedi.